Çevreye uymak yerine çevreyi kendilerine uydurdular

Orhan Okutan / Habercitv.com.tr Yazı İşleri Müdürü
Fethiye Belediyesi, Kordon’da kıyı kenar çizgisi içinde kalan Kültürevi binasının tadilatında, binayı imara aykırı olarak büyütüp ikinci kat ekledi. En önemlisi de binanın büyütülmesi için yeşil alan yok edildi, yeşil alanda bulunan ağaçlar kesildi. Temmuz ayına gelindiğinde Fethiye’ye gelen tüm tatilcilerin yürüyüş yaptığı Kordon’da hala inşaat görüntüleriyle karşılanıyor.
Fethiye Belediyesince kıyı kenar çizgisi içinde kalan ve imara aykırı olarak büyütülen Kültürevi Binası açılışa hazırlanıyor. 1962 Yılında Şehir Kulübü olarak yapılan bina, daha sonraları belediyeden kiralanarak kafe olarak kullanılmaya başlamış. Bir jenerasyonun düşünce ve yaşam biçiminin şekillendiği “Martı Kafe” olarak hafızalara kazınmış. Geçen yıllarda Fethiye Belediyesince kiracısı çıkarılan binada tadilat yapılarak Kültürevi Binasına dönüştürülmesi için çalışma başladı. Tadilat sırasında binanın büyütülmesi için yeşil alan binaya dahil edildi, yeşil alandaki ağaçlar kesildi. Bölge kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı için yeni yapı yapılamıyor ve mevcut binada yapılacak tadilat, eski ölçülerine uygun olarak yapılmak zorunda. Yani belediye korumakla yükümlü olduğu imar yasasına aykırı davranarak, yasayı çiğnedi.
ÇEVREYE UYMAK YERİNE ÇEVREYİ KENDİLERİNE UYDURDULAR
Kültürevi gibi önemli bir yapıda, çevreci mimari teknikler kullanılarak yeşil alanlar korunabilirdi. Bina, ağaçların kesilmesine gerek kalmadan çevresiyle uyumlu hale getirilebilirdi.
“Kötü mü olmuş” diye yapacağınız algı çalışmanıza şimdiden cevap vereyim: sorun kötü ya da iyi olmasında değil, yasanın çiğnenmesi, ağaçların kesilmesinde. İyi görünen bir amaç, kötü yöntem ve uygulamaları meşrulaştırmıyor. Yapının Kültürevi olması, ağaçların kesilmesini haklı çıkarmıyor.
Kültürevi binası yapmak için orada bulunan ağaçlardan bazılarını keseceğiz deseydiniz, kaç kişi tamam der, kaç kişi kente karşı işlediğiniz suçu olumlu karşılardı?
Halkla konuşup halkın fikrini almış olsaydınız, dünyanın en kötü mimarisi de ortaya çıksa dünyanın en güzel eylemi olurdu. Bir Kültürevi değil 10 Kültürevi yapmış kadar makbule geçerdi. Biz de eleştirmek yerine alkışlıyor olurduk.
KATILIMCI YÖNETİM SÖZDE KALDI
Cumhuriyet Halk Partisi’nin çevre dostu politikaları savunduğunu, yerel yönetimlerde katılımcılığı temel bir ilke olarak benimseyen bir yaklaşımı savunduğunu biliyoruz. Bu anlayış, halkın yönetime doğrudan dahil olmasını, karar süreçlerine katılmasını ve yerel hizmetlerin halkın ihtiyaçlarına göre şekillenmesini hedefliyor.
Ancak Fethiye Belediyesi’nin kültürevi projesi kapsamında daha önce de çeşitli projelerde olduğu gibi ağaçları kesmesi, yeşil alanı yok etmesi, halkın düşüncesine başvurmaması partinin çevre duyarlılığı ve katılımcı politika anlayışıyla çelişkili bir durum yaratıyor. Bu tutarsız tavırlar, belediye yönetiminin Cumhuriyet Halk Partisinin politikalarına ne kadar yabancı olduklarını da gösteriyor.